BIRAK SANA KALSIN O ZAMAN AŞK...
Hani öyle uzaktan uzaktan, ben sana hayran sen cama tırman aşklar kalmadı artık. Çünkü aslında aşk kalmadı gerçek anlamıyla, adıyla sanıyla. "Bu gece buldum, işimi gördüm; sabah olunca yolumdan döndüm" moda uzun zamandır.
Bir de ertesi gün adam ya da kadın ortadan kaybolunca, sanki yaşanan sadece sınırlı süreli bir zevk değilmiş de niyet dest-i izdivaca taliplikmiş gibi sahte kalp kırığı pozları yok mu? İşin aslını astarını bilen sözde arkadaş candan yandaşlar da teselli edermiş gibi yapar hani sanki malının ne olduğunu bilmiyormuş gibi.
Daha kendine dürüst olamayan insanlar, güvenebilecekleri dürüst birini arıyor olmaktan bahsetmiyorlar mı? Delikanlı ol, " keyfime bakarım uygun birini bulursam kendimi yamar konuyu kapatırım" de, yediğin haltlar feda olsun.
Ha böyle değilsen de tüm bu durumlar sana tersse, "onu uzaktan sevmek" senin için "aşkların en güzeliyse" işin yine zor. Zaten normalde insanlar herhangi bir konuda, ciddi bir hasara, kalp kırıklığına, birinin canına mal olmayacaksa neden içindekini döküvermez ortaya hep merak etmişimdir ama bu konuda biraz fikrim var. Sevgisini söyleyemeyen insanın ya cesareti yoktur ya gerçekten niyeti. Hani olsa mesela diye düşünmüştür bir anlığına "o" kişisini, sonra ortaya oyalanabileceği başka bir iş çıkmayınca bu meseleyi dolar diline. Ya denk gelse de gerçekten sevmediğin, öyle zannettiğin adam ya da kadın dönüverse sana? Sonra ayıkla aşkın gözyaşını. Gerçekliğinden emin olmadan hiçbir duyguyu açığa çıkarması hatta kendine bile söylememesi lazım insanın. Sonra işler çok karışıyor çünkü. Ha bu durumdan nasıl emin olacağın ise başına gelebilecek en kolay mesele. Razı mısın her haline? Yanında kalmayı göze alabilir misin aklına gelebilecek en kötü anda bile? Şiddetti bile tatlı mı şefkati kadar sence?
Kalbinden geçsin adı kimseler duymasın. Sen de dinleme madem kalbini, eğer hakkını veremeyeceksen onun söylediği şarkıların.
Ferhan PETEK
Köşem Sultan ®