VEFA AKŞAM LİSESİ GÜNLERİ
Vefa Akşam Lisesi hayatımda bir kilometre taşıdır. Ortaokul diplomam yoktu. Lise 1’de tek dersi, Fizik’i verememiş, ortaokula postalanmıştım. Ben de okulu bırakmıştım. Hürriyet’te çalışıyorum. Türkçe hocam Niyazi Tarman, Hürriyet’in müsahhihi. Yani düzeltmeni.
“Erdoğan” dedi bir gün. “Şu borcunu öde, ortaokul diplomanı kap. Sonrası Allah kerim.”
Dediğini yaptım. Açıktan imtihana girdim. Kazandım ve ortaokul diplomamı cebime koydum.
Aynı yıl Vefa Akşam Lisesi açıldı. Lisesin ilk mezunlarındanım. Tam 4 yıl boyunca hem çalıştım, hem okudum.
Bostancı’da oturuyordum. Saat 9’da işte olacak şekilde evden çıkıyordum. Akşam 18’de paydos ediyor, Akşam Lisesi’ne gidiyordum.
10’a çeyrek kala ders bitiyordu. Ver elini Bostancı. Her Allah’ın günü bu böyle. Çekilir iş değil…
Bir gün çok bunadım. Okul çıkışı kendimi Bebek’e attım. İnceden inceye yağmur yağıyor. Bir banka oturdum, saatlerce, lükslerini yakmış, lüfer’e çıkmış, balıkçıları izledim. Eve döndüğüm zaman sucuk gibiydim.
Vefa Akşam Lisesi, tam bir Hababam Sınıfı’ydı. Her yaştan, her meslekten öğrenci vardı.
Mesela bir hafızımız vardı. Harbi hafız, laik hafız. Bizimle Ada sefalarına katılır, içki soframıza oturur, içki içmezdi.
Bir gün baktık hafız yok. Az sonra karşımızdaki camide ezan okunmaya başladı. Bizim hafız bu… Caminin hafızı hastalanınca, onu çağırmışlar.
Bir Vahdet Baba vardı. Nasıl unuturum onu. O zamanlar altmışında vardı. Oğlu Üniversitede okuyordu. Kafası biraz geç işliyordu. Ama azimliydi. Matematik sorularını oğluna çözdürürdü. Ama kabul edilmezdi. Üniversite yorum ile problem çözdüğü için
Bitirme sınavlarındayız. Sözlü yapılıyor. Hepimiz girdik ve geçtik. En sona Vahdet Bey kaldı. Hepimiz kapı önündeyiz. Eğrisi doğrusuna denk geliyor sınavı geçiyor Vahdet bey. Sınıftan dışarı çıkınca, sonucu öğrenince, onu omuzlarımıza alıyoruz. Lisenin bahçesinde bir tur atıyoruz.
Vefa Akşam Lisesi’nde sıra arkadaşım Şener Şen’di. O zamanlar Şehir tiyatrolarına girmek için çırpınıyordu. Size onunla ilgili bir sır vereyim mi? Ünlü birini anlatırken, mutlaka onun ses tonu ile konuşur. Bu, onda adeta bir tiktir.
ERDĞOAN SEVGİN.